Galata Kulesi şüphesiz İstanbul’un simgesel yapılarının başında geliyor. Turistlerinde en çok ziyaret ettiği bölge olan Galata, Tarihi yarım adanın sınırındadır. İstanbul tarihi açısından önemli bir yeri bulunan Galata Kulesi‘nin hikayesi, neyiyle ünlü, ve kule hakkında tüm bilgileri yazımızda bulabilirsiniz.
İçindekiler
Galata Kulesi’nin Tarihi
Galata Kulesi, Bizans İmparatorluğu’nun on dördüncü yüzyılının ortalarında Cenevizliler tarafınca Galata semtinde bulunan Ceneviz kolonisi için, Galata surlarının bir parçası olarak inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde bir müddet zindan olarak kullanılan kule, daha sonra yangın gözetleme kulesi olarak değiştirilmiştir.
Kule, birtakım zamanlar depremler ve yangınlar yüzünden tahrip olmuş fakat Osmanlı döneminde birkaç defa tadilat geçirmiştir. Aynı zamanda kule, Beyoğlu ve İstanbul‘un sembol yapılarındandır.
Galata Kulesi 1960’lı yılların başlangıcında oldukça yıpranmış olan kule, İstanbul Belediyesi tarafınca restore edilerek ziyarete açılmıştır. 2020 yılında, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafınca tekrardan restore edilen kule, sonradan eklenen betonarme bölümler ve kafeterya kaldırılarak, müze işleviyle ziyaretçilere tekrardan açılmıştır.
Galata Kulesi Tarihi, On yedinci yüzyılda, Hezarfen Ahmet Çelebi, Galata Kulesi‘nden yapmış olduğu uçuş denemesi esnasında tahtadan yapılma kanatları sırtına takarak uçuşunu Üsküdar’da tamamladıktan sonra, kuleye olan ilginin artmaya devam etmiş olduğu biliniyor.
Türkiye’nin mühim tarihçileri, bu olayın yalnızca Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde geçtiğini ve öteki hiç bir kaynak tarafınca doğrulanamadığı için, efsaneden öte bir anlam taşımadığını düşünmektedirler. Ancak birtakım tarihçiler, doğruluğu belge edilmemiş olsa da, bu olayın doğru olma ihtimalini düşünmektedirler.
Galata Kulesi kısaca bilgi
Galata Kulesi’ni Kim Yaptırdı? Kule, öncelikle Bizans İmparatoru Justinianos tarafınca 507-508 yılları aralığında inşa edilmiştir. Cenevizliler ise 1348-49 yılları aralığında kuleye günümüzdeki halini vermişlerdir. Daha sonra 1445-46 yıllarında kule birazcık daha yükseltilmiş, 1500’lü yıllarda depremden zarar gördükten sonra Mimar Murad bin Hayreddin tarafınca onarılmıştır.
III. Selim döneminde meydana getirilen tamir çalışmaları esnasında kulenin üstüne bir cumba eklenmiştir.
1831 senesinde bir yangın daha geçiren kule, II. Mahmut tarafınca üstüne iki kat daha eklenerek tepesi külah biçiminde olan dam örtüsüyle kaplanmıştır. 1967 senesinde genel bir tamir gören kule, 2020 senesinde tekrardan restore edilmiştir.
Galata Kulesi’nin Mimarisi
Galata Kulesi, yığma moloz taş örgü sistemiyle inşa edilmiştir. Dış cephe taş örgülüdür. Girişte bulunan kitabede bulunan 16 mısralık methiye, II. Mahmut döneminde yapılma olabileceği için onun adına yazılmış olabilir.
Kapının üstünde bulunan yuvarlak kemerli pencere, askerlerin gözetleme yeridir. Giriş katından sonra, kule dokuz kattan oluşan bir yapıdır. Silindirik gövdesinin üstündeki pencereler tuğla örgülü yuvarlak kemerlidir.
Külah çatının altındaki son iki katın tasarımı, silindirik gövdenin çevresini süsleyen profilli silmelerle vurgulanmıştır. Külah çatının altında, sarmal şeklinde bulunan metal süslü, şebekeli seyir balkonu vardır. Alt katında ise derin nişlerde oturan yuvarlak kemerler ve tuğla örgülü yuvarlak kemerli pencereler mevcuttur.
Bugün, yapının üçüncü katından sonraki katlarının Osmanlı karakterini taşıdığı, öteki katların ise Ceneviz tesirini yansıttığı gözlenmektedir. Günümüzde, yapı toplumsal ve kültürel faaliyetler için de kullanılmaktadır.
Galata Kulesi’nde ne var? Neyiyle ünlü
Restorasyon çalışmaları esnasında kulenin dışında, Taksim-Tünel nostaljik tramvayı tasarımına haiz bir bilet gişesi yerleştirildi. Zemin katı, bilet denetim ve emniyet noktası ile asansörün girişiyle beraber düzenlendi. Asansör, altıncı kata kadar ulaşıyor.
Birinci kat, müze mağazası hâline getirildi. İkinci kat, Hezârfen Ahmed Çelebi’nin Galata Kulesi’nden süzülüşünü özetleyen bir animasyonun gösterildiği bir monitör ve simülasyon alanı olarak düzenlendi. Ayrıca bu kat, kulenin rasathane olarak kullanıldığı devre ve bu mevzuyu mevzu alan bir sergi alanı da içeriyor. Üçüncü kat, Kurtuluş Savaşı’na ait fotoğrafların sergilendiği kalıcı sergi alanı olarak yenilendi.
Dördüncü kat Galata Kulesi ve Surlarına ait malumat ve eserlerin, beşinci kat ise Galata Kulesi ve İstanbul hakkında eserlerin sergilendiği kalıcı sergi alanları olarak yenilendi.
Altıncı kat, geçiş alanı olarak kullanılıyor ve yedinci kata ulaşıldıktan sonra, İstanbul’un bir bölümünü yayınlayan bir maket ile pencere önlerine konuşlanan seyir dürbünleri yer alıyor. Bu kat geçici sergi alanı olarak düzenlendi. Sekizinci kat ise seyir terası olarak hizmet veriyor.
20. yüzyılın ortalarına kadar İstanbul’da bulunan en yüksek yapılardan biri olan kulenin en üst katı, İstanbul’un en hoş panoramik manzaralarından birine sahiptir. Kule, Akdeniz ve Karadeniz’deki Ceneviz Kuleleriyle birlikte, UNESCO’nun geçici miras listesinde yer almaktadır.
Galata Kulesi hangi yakada?
Galata Kulesi İstanbul‘un Avrupa yakasında yer almaktadır.
Galata Kulesi’ne nasıl gidilir?
Tarlabaşı yolundan Taksim’e çıkarken sol tarafta bulunan tabeladan girerek ya da aracınızı çevredeki otoparklara bırakarak kuleye ulaşabilirsiniz. Toplu ulaşım araçlarıyla ise ilk önce Taksim’e ulaşıp, İstiklal Caddesi’ni tamamlayarak caddenin sonunda kuleye ulaşabilirsiniz.
Alternatif olarak, Eminönü tarafınca Karaköy yolu üstünden Bankalar Caddesi’ni takip edip yokuşu çıkarak ya da tüneli kullanarak da ulaşım sağlayabilirsiniz.